Biraz umut
"İçimde çok büyük bir ağlamak var. Bir ağacın altında oturarak hem kendime, hem bütün insanlara, hem börtü böceğe, kurda kuşa. Bin yıllık gözyaşıyla ağlamak istiyorum." -Nazan Bekiroğlu. Çok tanıdık bir his değil mi? Çaresizlik duygusu ile kol kola giden sessiz ve içten bir isyan bu. Hele bir de buna umutsuzluk eklenince, nereye baksan bir açmaz. Umberto Eco'ya katılmamak elde değil; ne yani böylesi bir dünyanın bir de cehennemi mi var? Savaş, yoksulluk, hastalık ve daha nice ideolojik, siyasi veya ekonomik denge hesaplarının sonucu ortaya çıkan geri dönüşümsüz gerçekler. Bir simülasyonun içinde özgür irademiz ile verdiğimizi sandığımız kararlarla yaşarken -sözde- değiştiremedigimiz, hatta etki edemediğimiz gerçekler. Doğuyoruz, büyürken öğreniyoruz, amaçlar ediniyoruz, bunlar uğruna yollar kat ediyoruz. İşlerimiz, eşlerimiz, dostlarımız, feda ettiklerimiz, kazandıklarımız. Hepsi var olma sebeplerimiz. Sonra bir gün "daha" gerçeklerle yüzleşiyoruz ve bir anlığı